29 Kasım 2020 Pazar

Herkes için saygın iş (Yeşil Ekonomi 23)

 

Yeşil ekonomi sadece çevresel bir hevese geçiş olmayıp, sosyal bileşeni kabul eden sürdürülebilir ekonomik büyüme için en iyi çözümlerden biri olarak kabul ediliyor.

Zorluklara bürünen bir ekonomi modelinde sürdürülebilir projeler karbon ayak izini ve çevresel etkiyi çok fazla azaltmayı gerektiriyor.

Devam eden yatırımları güven altına almak için sürdürülebilirlik ve finansal performans arasında bir bağlantı kurmak gerektiği düşünülüyor.

21. yüzyılın karşılaştığı iki önemli zorluk; tehlikeli iklim değişikliği ve bu değişimin tabii kaynakların bozulma ve azalmasına yönelik ağır etkileri şeklinde ortaya çıkıyor.

Mevcut ve gelecek nesiller için hayat kalitesini tehlikeye atan bu iki zorluğu önlemek için çabalar gösteriliyor, planlar ve programlar yapılıyor.

İkinci olarak (bunun için) ekonomik büyüme, sosyal adalet ve çevresel koruma gibi üç temel boyut üzerine inşa edilen sürdürülebilir gelişmeyi sağlamak geliyor.

Bu nedenle yeşil ekonominin gelecek nesiller için çevreyi koruyacak sürdürülebilir ve bütün insanlar ve bütün ülkeler için daha adil ve kapsayıcı olması amaçlanıyor.

Bir netice olarak, sürdürülebilir ekonomik ve sosyal gelişmeyi başarmak için yeşil ekonomiye doğru ilerleme, yeşil işler oluşturma ve mevcut sanayileri yeşillendirmek ve işletmeler temel unsur olarak görülüyor.

Bu bağlamda sosyal kapsama ve çevresel koruma, daha güvenli ve daha sağlıklı işyerlerine ve herkesin saygın işle buluşması amaçlanıyor.

Bu doğrultuda yeni ve daha kapsayıcı politikalarla sürdürülebilir işletmeleri geliştirmek, istihdamı artırmak, çalışanların eğitim ve yeteneklerini artırmak suretiyle geçiş sürecini kolaylaştırmak için gerekli görülüyor.