Sürdürülebilir gelişmeyle ilgili uluslararası toplantı Rio+20,
hemen hemen bütün dünyadan devlet ve hükümet başkanlarının katılımıyla
Brezilya’da yapılıyor.
Birlemiş Milletler Sürdürülebilir Gelişme Konferansı olarak
bilinen toplantı 20-22 haziran tarihlerinde Brezilyanın Rio de Janerio şehrinde
düzenleniyor.
Dünya bir taraftan çevresel sıkıntılarla karşı karşıya bulunurken,
diğer taraftan da küresel ekonomik krizin etkisini yaşıyor.
Ekonomik kriz ve neticesinde işsizlik üzerine yapmış olduğu
olumsuz etki Meksika’da yapılmakta olan G20 toplantısında ve hemen arkasından daha
kapsamlı olarak Rio+20 diye bilinen, sürdürülebilir kalkınma konferansında ele
alınarak çözüm aranacak.
Rio konferansı bütünsel, adil ve ileri görüşlü bir yaklaşım
amaçlıyor sorunların çözümünde.
Toplantının ana temasını öncelikli olarak çevre ve ekonomi
arasındaki buluşma noktasına odaklanan yeşil ekonomi oluşturuyor.
Yeşil ekonomi kavramı son yıllarda yer küremizin içinde bulunduğu
çevresel sıkıntılardan dolayı önem kazanarak uygulamaya konulması için bazı
yaptırımların eşliğinde yürütülüyor.
Amaç yeşili korumak ve bu vesileyle başta insan olmak üzere, bütün
canlıların daha sağlıklı bir ortamda hayatlarını sürdürmesini sağlamak…
Bunun için kalkınmadaki mevcut
paradigmaların değişesi gerekiyor. Klasik anlamda yapılan yatırımlar, yani bir
şeyler üretirken çevreye olan tahribatı en az seviyeye düşürecek şekilde geliştirilen
teknolojilerin uygulanması amaçlanıyor.
Böylece insanların beslenmesinde temel olan kaynakların korunmasına
önem atfediliyor. Yeşil ekonomi anlayışı su ve toprak kaynaklarının ve ormanlık
alanların kirletilmeden korunmasını hedefliyor.
Günümüzde yaklaşık bir milyar insan temiz içme suyuna ulaşamıyor,
yine bir o kadar insan gıda güvenliğinden yoksun yaşıyor. Çoğunluğu çocuklar
olmak üzere milyonlarca insan sağlıklı içme suyu ve sanitasyon eksikliğinden
dolayı hayatını yitiriyor her yıl.
Bunların içinde en çok sıkıntıyı çekenler ise yakınımızda yer alan
yıllardır işgal altında bulunan Filistinliler ve Gazeliler. İsrail ablukasında
bulunan savunmasız bu insanlar hayatlarını yitiriyor ve bu insanların en temel
hakları ihlal ediliyor.
Savaşların su kaynakları ve sanitasyon tesisleri üzerine yaptığı
olumsuz ve tahrip edici etkisi nedeniyle yine yakın komşumuz Suriye halkı güvenilir
içme ve kullanma suyundan mahrum bırakılarak her gün ölümle karı karşıyalar.
İşgal altında olmaları dolayısıyla geçimlerini sağlamak için en
tabii hakları olan ekonomik faaliyetlerini yerine getiremiyorlar.
Rio konferansı bugün dünyanın özellikle Afrika, ülkemizin yakın
komşularının ve yakın çevremizde bulunan ülke insanlarının yaşadığı insanlık
dışı sıkıntıların tartışıldığı ve çözüm arandığı yerin olmasını umuyoruz.
Çabalar bugün dünyanın içinde bulunduğu zorlukları aşmak için ve
mevcut yapıyı değiştirmek için olacak. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri,
“Bir araya gelip gücümüzü birleştirdiğimizde, dünyanın içinde bulunduğu
sıkıntıların üstesinden gelecek değişimi yapabiliriz,” diyerek mazlumlara ümit veriyor.