4 Aralık 2013 Çarşamba

BM SOS veriyor!...


 

 
Uluslararası toplum ve özellikle Birleşmiş Milletlerin (BM) beş daimi temsilcisi Suriye’de yaşanan insanlık dramını görmezden gelmeye devam ediyor.

BM ise çözüm yolunu ilgili ülkelerin Suriyeli mültecilere daha fazla kapı açması için çağrıda buluyor.

Fakat asıl çağrıyı yapılması gereken kurumlara yapmıyor veya yapamıyor.

Kapılar nereye kadar açık tutulacak; bir ülke her yönüyle paramparça olmuş, milyonlar ülkesini terk etmek ve ülke içinde ve dışında göçebeye dönmüş.

Bununla kalsa yine bir nebze iyi, fakat milyonlarca Suriyeli bu kış soğuğunda aç ve açıkta, hasatlıklar kol geziyor.
Uluslararası toplum vicdanı dünya kamuoyu önünde testten geçiyor.

Bu insanları bu duruma düşüren sadece Suriye’nin zalim yönetim kadrosu mu? Elbette değil, belki de onlardan çok bu zalim yönetime toz kondurmayan destekçilerinden kaynaklanıyor.

Çünkü onlar çözümden değil çözümsüzlükten yana tavır takındıklarının görüntüsünü veriyorlar.

BM insani yardım görevlilerinin yönetimin müsaadesi olmadığı için yeterince yardımda bulunamadıklarından şikâyetçi.

Yetkililer aynı zamanda Suriye’deki durumun uluslararası hukukun ihlali anlamına geldiği hatırlatmasını yapıyor.

Sivillerin hedeflenmesi hukuk ihlali…

BM temsilcisi güvenlik konseyinden "sivillerin hedef alınmasının uluslararası hukuka karşı gelmek olduğunu, hukuk ihlali olduğunu" hatırlatmasını istiyor.
Bu hukuk ihlali üç yıldır devam ediyor.

BM temsilcileri bu hatırlatmayı yaparken bir bakıma güvenlik konseyinin tutumunun bu şekilde sürmesinin Suriye’de kıyımın devamına destek olmak anlamına geldiğini dile getirmek istiyorlar.

Bu da bir kurumun amacından saptırıldığında belirlenmiş hedefleri doğrultusunda iş yapamaz hale getirildiğinin belirtisine işaret ediyor.

İlgili ülkelere kapılarını Suriyeli mültecilere açık tutulmasını isterken, BM Suriye çıkmazını geçici çözümlerle hal yoluna gitmeye çalışıyor; böylece görevini yerine getirmiş olduğunu dünya kamuoyuna göstermeye çalışıyor.

Asıl yapılması gereken, kalıcı çözüme ise yanaşamıyor.

BM tarafından yapılan bu ve benzeri açıklamalar, dünya barışını, huzur ve güvenini sağlamak amacıyla kurulmuş bir kurumun bir bakıma acizliğini gösteriyor.

Aynı zamanda dünya huzur ve güvenini sağlamak amacıyla kurulmuş önemli bir kurumun dünya toplumlarının sıkıntılarını aşmada içine düştüğü çaresizliğin göstergesi oluyor.

Netice olarak BM SOS veriyor, kurtarma yerine kurtarılma görüntüsü veriyor!