Son
saldırıdan sonra Suriye’de sona yaklaşıldığı ve liderinin akıbeti artık konuşulmaya başladı.
Ortak
kanaat sona yaklaşıldığı, kendinden öncekilerin kaçınılmaz akıbetine doğru yol aldığı şeklinde.
Son
çıkış şansını kullanmak ister mi, yoksa bu yolun
yolcularının gittiği aynı yolumu tercih eder, konusunu
zaman gösterecek.
Bu
tip liderlerin ortak noktası genellikle aynı akıbetin
paydaşları olması. Bu ortak son belki de aynı
karakteri, aynı özelliği paylaşmalarından iler geliyor…
Zulümle beslenmeleri ve bu yolla ayakta kalmaları kendilerine
bu kaçınılmaz sonu hazırlıyor.
Yapılan bunca ikaz ve hatırlatmalara rağmen, ne yazık ki bile bile bu kaçınılmaz
sonu tercih ediyorlar.
Birleşmiş Milletler, “Suriye halkının meşru isteklerini karşılayacak barışçıl, demokratik, Suriye önderliğindeki değişime imkân tanıyan ortak sorumluluğumuzdan vazgeçemeyiz” diyerek bu
konudaki kararlılığı ortaya koyuyor.
BM Güvenlik Konseyi, Suriye’deki şiddetin durdurulması ve altı maddeli
barış planının uygulanması ile
görevlendirilen Suriye Gözlemci Misyonunun süresini son kez olarak 30 gün daha
uzatma kararı aldı. Planın amacı şiddetin durması, insani yardımların
ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması, tutukluların serbest
bırakılması, kapsamlı siyasi diyalogun başlatılması ve uluslararası medyanın
ülkeye girişine müsaade edilmesi konularını ihtiva
ediyor…
Suriye yönetimi, bugüne kadar masum, savunmasız insanlara
acımasızca saldırdı.
Açıklamalara göre, bu insanlık dışı saldırı 10 binin üzerinde insanın
acımasızca ölümüne neden oldu. Bir milyonun üzerinde insan da evlerini terk
etmek zorunda kaldı.
BM mülteci yüksek komiseri evlerini terk edenlerin sayısının artacağından endişe duyduğunu ifade ediyor.
BM’ye göre 120 bin göçmen Türkiye, Ürdün, Lübnan ve Irak’a sığınmış durumda.
Aslında rakamın bilinenden çok daha yüksek olduğu ifade ediliyor.
Suriye’deki katliamın son bulması için uluslararası
analistlere göre, çözüm muhalif güçlerin silahlandırılmasından geçiyor.
Muhaliflerin üst seviyedeki yönetim liderlerine yapmış oldukları son saldırının rejimin düşmesinin ayları almayacağı şeklinde yorumlanıyor.
Eğer muhaliflere yardım hızlı bir zafer
getirmeyecekse, çözümün direkt askeri müdahale olacağı üzerinde duruluyor.
Son çare olarak Suriye yönetiminin hava gücünü ve kimyasal
silah kullanacağı tahmin ediliyor.
Kısa sürede netice alınması için bir başka görüş ise Libya’dakine benzer bir NATO hareketinin uygulanması öneriliyor
bazı kesimler tarafından…
Üst düzey yöneticilerin ölümüyle sonuçlanan Son saldırıyla
Suriye yönetiminin ağır bir darbe aldığı ve bunun yeni bir safhanın başlangıcına işaret ettiği yorumu yapılıyor.
Analistlere göre, askerlerin ordudan ayrılmaları devam ederse
ve iç savaş Şam’ın kilit bölgelerine doğru ilerlerse, bu durumun Suriye
rejiminin içten çöktüğünün göstergesi olarak algılanıyor. Bir
başka iddia ise yolların çok tehlikeli
olması nedeniyle artık ordunun askerlerini helikopterlerle ulaştırıyor olması…
Temennimiz içinde bulunduğumuz bu mübarek ay vesilesiyle Suriye’deki çatışmaların en kısa sürede son ermesi,
Suriyelilerin huzur ve güven içinde yaşayacakları bir yönetime kavuşması…