Aldatma sanatını,
yanıltma sanatını, gerçekleri tersyüz etme sanatını bu denli kendine meslek
edinenlerle baş etmek mümkün olur mu? Vakti gelince olur!
Üç senedir açıkça bir
cani kollanıyor, savunuluyor.
Yaptığı vahşet karşısında
bu caninin aleyhine tek bir kelime söyleyen yok.
İnsani değerlerin tersyüz
edildiği bir dünyada yaşıyoruz!
Bunu yapanlar aslında
kendilerini aldatıyorlar.
Hala BM Güvenlik Konseyi
saldırıların açıklığa kavuşmasına ihtiyaç duyulduğunu söylüyor.
Bir günde binlerce insanı
katleden bir caniyi suçlu göstereceği yerde, bunca vahşetten sonra hala delil
bahanesini öne sürüyor.
Dünya kamuoyundan adeta
dalga geçiliyor, her inanın ortak paydası olan insani değerler bu derece ayaklar altına alınır mı?
Suriye hükümeti yaptığı
katliam iddialarını inkâr ediyor ve “mantıksız ve uydurama” olarak tanımlıyor.
Suriye’nin vahşet
hükümeti üç senedir yaptığı katliamların hiçbirinden hesaba çekilmeyeceğini
bildiği için aynı şekilde uluslararası toplumun yaptığı mugalata sanatını sergileyerek
vahşetine devam edecektir.
Gerek Suriye yönetimi ve
gerekse uluslararası toplum günümüzün gelişmiş çok sayıda iletişim teknolojisi
ile anında dünya kamuoyuna ulaşan olaylar karşısında bu yanıltma sanatını
göstermeye nasıl devam ediyor?
Peki, bugüne kadar milyonlarca
insan ülkesini niye terk etti, onbinlerce insanı kim öldürdü, yerle bir olmuş
bir ülkeyi bu hale kim getirdi? Bu gerçeklerin üzeri nasıl örtülür? bu acı gerçekleri görmezden gelmek güneşi balçıkla sıvamaya çalışmak olur.
Bu vahşet sahneleri dünya
kamuoyundan nasıl gizlenir?
Gerek BM, bütün küresel insani
kuruluşlar ve gerekse uluslararası toplum, tutum ve davranışlarıyla dünya
kamuoyunu açıkça aldatıyor ve yanıltıyor.
Dünya kamuoyu aldatma ve
hedef saptırmayı kendine sanat edinmiş bir konseye nasıl güvenecek.
Suriye’deki duruma benzer
durum kendi başlarına geldiğinde canlarını ve haklarını bu anlayış ve yapıdaki güvenlik
konseyi korur mu endişesini taşımaz mı?
Yapılan bunca vahşet ve
katliamlara bahane ve kılıf bulmaya çalışan bir dünya düzeni güvenirliğini, ciddiyetini,
samimiyetini yitirmiştir.
Bütün insani değerleri
ayaklar altına alan bir dünya düzeni çökmeye mahkûmdur.
Görevini bütün insanlığı
aldatarak aldatma sanatı ile yerine getirmeye çalışan bir yapı dünya kamuoyu
önünde çökmeye ve yıkılmaya mecbur olmuştur.
Dünyanın gözü önünde
yapılan bunca katliama rağmen BM hala anlamsız bahanelerle bir caniye sahip
çıkmaya çalışıyor.
BM Güvenlik Konseyi açıkça
vahşete kılıf bulmaya çalışıyor, araştırma için cani yönetimin müsaadesine başvuracağını
ifade ediyor.
Bir canavara, "gel bakalım sen canavar
mısın" diye sorulur mu?
Suriye yönetimi de
kendisinin kollandığın bildiği için vahşetini göstermeye devam ediyor.
Fakat BM’nin bilmesi
gereken bir şey var, bu da bu zihniyet bunca mazlumun ahı ile çökmeye ve yok
olmaya mahkûm olacaktır.
İnsani değerleri bu denli
yanıltan, çoluk çocuk demeden ne varsa önüne geleni her türlü silahla katleden
bir caniyi savunan bir zihniyet, bir dünya topluluğunu temsil edemez!