Kalkınmada yeni model yeşil ekonomi.
Yeşil ekonomiyle ilgili çalışmalar ve
belirlenen hedefler gerek küresel ve gerekse ülkeler bazında hızla ilerliyor.
Bu hususta gelişmiş ülkelerin özellikle
taşımacılıkta geleceğe yönelik ciddi planları var.
Yeşil ulaşım araçlarında giderek artış
gözleniyor.
Daha az enerji sarfiyatı ve daha fazla
temiz enerji kullanmak amacıyla yeşil teknolojilere olan ilgi giderek artıyor.
Daha doğrusu dünyanın içinde bulunduğu
şartlar bu yaklaşımı gerekli kılıyor.
Azalan ve kirlilik riskiyle karşı
karşıya bulunan tabii kaynakları kurtarmak ve onları gelecek nesiller için
sürdürülebilir yapıya kavuşturmak, yeşil ekonominin önde gelene hedefleri
arasında.
Bir taraftan tabii kaynakları karşı
karşıya bulundukları tehlikeli durumdan kurtarma çalışmaları yapılırken, diğer
yandan bu kaynakların israfını önleyecek çalışmalar ve tedbirler üzerinde
duruluyor. Toplum katmanlarının bu husustaki eksikliklerinin giderilmesi ve bilinçlendirilmesi
üzerinde durulması gereken bir diğer önemli konu.
Geleneksel kalkınma modelinin tabii
kaynaklara ve çevreye bıraktığı ağır yükler mevcut modelin değişmesini zorunlu
hale getirmiş.
Yani kalkınmada yapılacak bütün işler
artık tek odaklı olmaktan çıkmış çok yönlü bir anlayış ve düşünce modelini
zorunlu kılmıştır.
Bu nedenle yapılacak bütün
yatırımların projelendirilme aşaması artık yeşil ekonominin öngördüğü
şartlardan kopuk bir anlayışla değil, bilakis bu yeni modelin şartlarını
ayrıntılı olarak ele almak suretiyle yapılmasını zaruri kılmaktadır. Aksi takdirde
astarı yüzünden pahalı olacak neticelere yol açabilir.
Küresel olarak özellikle gelişmiş
ülkeler bu konuya çok dikkat göstermekte.
Yatırımlar yeşil ekonomi modelini uyarlanarak
yapıldığı takdirde daha verimli olduğu gibi, yatırımın faydalılık katsayısı da artmış
olacak.
Çevreyi en fazla olumsuz etkileyen
sektörlerden bir taşımacılık.
Bu nedenle dünya fosil yakıtlı
araçlardan giderek uzaklaşmayı ve bunun yerine sıfır CO2 emisyonlu araçların
devreye alınması üzerinde çalışıyor.
Bazı ülkeler gelecek planlarını uzun
vadede sıfır salınım salan mobilite üzerine inşa etmekte.
Şimdiden bazı gelişmiş ülkelerde bu
araçlardaki artış oranı aritmetik değil de, geometrik bir hızla ilerliyor.
Bu hususta düşünülen seçenekler arasında mümkün
olduğu kadar yayalar için yürüyüş yolları, bisiklet yolları oluşturmak şeklinde
hedefler belirleniyor.
Yeşil ekonomiden beklenen faydanın bir
diğeri ise yeni istihdam alanları oluşturması.
Özellikle enerji ve taşımacılık
sektörlerinin bu hususta kayda değer potansiyel oluşturacağı umuluyor.
Bu vesileyle uygulamaya girecek yeni
yatırımlar berberinde yeni istihdam imkanlarını birlikte getirecek.
Aynı zamanda bu konuda eğitimli ve
yetkin elemana ihtiyaç duyulacak.
Netice olarak, artık bütün yatırımlar
yapılırken yeşil ekonomi kavramı göz önünde tutularak yapılıyor.