25 Haziran 2013 Salı

Yeşil yönetim


Geleceğin yönetim anlayışı yeşil kavramı üzerine bina ediliyor. Bu kavram her ferdin, her kurumun, her üreticinin ve her yöneticinin hayatının ayrılmaz bir parçası olması anlayışına dayanıyor.
Yeşil kavramı günlük yaşamın ayrılmaz bir parçası olma yolunda ilerliyor.
Küresel şartlar tüm sektörlerin bu model içinde kalarak hizmet ve üretimlerini sürdürmelerini gerektiriyor.

Bu kavarama ayak uyduranların rekabet gücü artacak, aksi durumda küresel pazarlarda rekabet etme güçlerini kayıp etme durumu ile karşı karşıya kalabilecekler.
Bu kavaramı ve anlayışı benimseyip uygulamayan kişi, kurum ve yöneticiler dünya ile rekabet etmek şansını kaybetme ile karşı kaşıya kalabilecekler.
Yeşil yönetim anlayışı mümkün olduğu kadar kaynakları israf etmeden kullanmak, tasarruf yapmak ve çevreyi korumak zorunluluğundan ileri geliyor.

Üretim ve hizmet sektörünün en temel ihtiyaçlarından biri de enerji. Enerjiye olan ihtiyaç her geçen gün artıyor. Fosil kaynaklı enerjilerin çevreyi kirletmeleri ve pahalı olmaları, bu kaynaklara sahip olmayan ülkeleri alternatif enerji türlerine yöneltiyor. Küresel şartlar daha ucuz ve daha temiz enerji kaynaklarına yönelmeyi gerektiriyor. Yenilenebilir enerji kaynaklarının yanında yeşil teknolojilik özellikli, dolayısıyla tasarruf sağlayan cihazları kullanmak da yeşil yönetim anlayışının ayrılmaz bir bileşeni oluyor.
Bu hedefleri yakalamak amacıyla aydınlatmada normal ampulleri kompakt floresan ampullerle değiştirmek öneriliyor. Araştırmalar floresan ampullerin %70 daha az enerji harcadığını ve on kat daha uzun süre kullanım ömrü sağlıyor. LED aydınlatma ortalama %75 daha az enerji ve 35 -50 kat daha uzun süre dayanıyor.
Özellikle toplu kullanım alanlarında harekete duyarlı aydınlatma kullanmak öneriliyor.  
Elektronik cihazlar, bilgi sayarlar, yazıcılar kapalı oldukları zaman bile enerji harcarlar.  ABD Çevre Koruma Kurumu elektronik cihazları çalışmadığı zaman kapatmakla yıllık olarak cihaz başına 50-150 dolarlık bir tasarruf yapacağı söyleniyor.
Şartlar uygun olduğunda dizüstüne dönüş yaparak ortalama %80 daha az enerji kullanımı sağlanmış oluyor masaüstü bilgi sayarlarla mukayese edildiğinde.
Tabii ışık kullanarak tasarruf yapmak ve binaların projelendirilmesi ve konumu bu esasa göre yapılması öneriliyor.
Eğer pratikse çalışma alanlarını ışığı pencereden alacak şekilde düzenlenmesi tavsiye ediliyor.
Ve bütün ihtiyaçların yeşil seçeneklerin göz önünde bulundurularak satın alma planlarının yapılması…
Geri dönüşümlü kırtasiye veya küçük ya da ambalajı olmayan ürünler çevreye daha az zarar veriyor.
Tek kullanımlık bardaklar, tabaklar yerine yıkanabilen ve tekrar kullanabileceğiniz türden olanlar tavsiye ediliyor. Bitki esaslı, bakterilerle ayrışabilen bulaşık deterjanı ve kağıt havlular yerine kumaş kurulama havlularını veya enerji tasarrufu yapan el kurulayıcılarını tercih etmek yeşil yönetim anlayışının tavsiyesi.
Uygun olan her yerde enerji tasarrufu yapmak ve binaların çevresine ağaç dikerek çalışma çevresinin görünümünü geliştirmek...
Böylece yaz sıcaklarında klima masrafları %35’e kadar azalmış olacak. Ağaçlar aynı zamanda soğuk kış rüzgârlarını engellemeye yardım edecek. Böylece kış ısınma masrafları %30’a kadar azaltılabilecek.
Trafikte zaman kaybetmeyi engelleyen tedbirler almak yakıt tasarrufu sağlarken, karbon emisyonlarını önlemiş olacak.
Elbette yüze yüze toplantıların yeni bir müşteri ile ilişki kurmak için önemi göz ardı edilmezken, günümüz iletişim teknolojileri ikincil bir etkiye sahip olmaksızın kurumlar için iş seyahatlerine sınır getirdi, böylece günümüz iletişim teknolojilerini kullanmak çeşitli açılardan tasarruf sağlamış olacak.
Kurumlar artık yeşil takımlar, ekipler oluşturarak yeşil yönetimi ve çalışma anlayışını geliştirecektir.
Üretilen ürünler giderek yeşil kavramı ile uyumlu olmasına özen gösteriliyor. Üreticiler ve tüketiciler bu kavramla özdeşleşen ürünlere yönelerek bu ürünleri üretip ve bu ürünleri tüketicilere sunmanın gayreti içinde olacakları bir döneme giriyor dünya.