Gökdelenlerin
inşasını durdurmaya yönelik mahkeme kararı çok elzem ve çok yerinde bir karar
olduğu gibi, toplumsal beklentiyle de örtüşmüş.
Gökdelen
inşaatı aynı zamanda değişim ve dönüşümün özüne, ruhuna aykırı durmaktaydı.
İstanbul gibi bir şehri gökdelenlerle kuşatmak büyük bir vebal olurdu.
Bu vesileyle
asırlar öncesinden İstanbul’un manevi ve maddi önemini şiirinde dile getiren
şair Nedim’in malum mısralarını hatırlamamak olmaz.
Şair Nedim, “Bu şehr-i Sıtanbul ki bi misl-ü behadır
Bir sengine yekpare Acem
mülkü fedadır” diyerek İstanbul’un değerini şiir diliyle anlatmıştı…
İstanbul
başka, New York başka, kıyas bile kabul etmez…
İstanbul’u
görmeye gelenler New York’u değil misli bulunmayan ve paha biçilemeyen bu şehrin
tarihi ve tabii güzelliklerini görmeye geliyor.
Tarihi
asırlar öncesine dayanan bir şehri gökdelenlerle kuşatmak şehrin şahsına
münhasır özelliklerini de kuşatmak ve hapsetmek amacını taşır.
Dahası
şehrin kendine has paha biçilmez değerini sıradan şehirlerden farksız kılar.
Bir New York, tarih ve tabii güzelliklerden yoksun olan benzer şehirler hiçbir
zaman İstanbul değerine yükselemezler. Ancak ve ancak yapılacak gökdelenler
onların seviyesini İstanbul’a yaklaştırır.
Değişim
ve dönüşüm süreci ile ülkemiz bu vesileyle hayati bir fırsat yakalamıştır. Bu fırsat
gerek İstanbul ve gerekse diğer tabii ve tarihi eserlerimizle nakış nakış
işlenmiş şehirlerimiz için de aynı önemi taşımaktadır.
Bu fırsatın
istenmeyen bütün unsurlardan ve yanlışlıklardan şehirlerimizin temizlenmesine
vesile olacağını umuyoruz.
Bu
nedenle bırakın ilave gökdelen ve benzeri yapılaşmayı, mevcut durumda bile bu
özelliklerini kapatan, hapseden yapılaşmanın kaldırılması; saklanmış ve
değersizleştirilmeye yol açan bütün unsurların ortadan kaldırılmasına vesile
olmasını temenni etmekteyiz.
Bu
süreçte görev alacak inşaat firmalarımızın bu değişimi gecekondulaşma anlayışı
içinde değil de, kurumsal bir anlayış içinde konuya yaklaşmalarını dileriz.
Yeniden
yapılaşmanın yaşam kalitesini artıramaya yönelik olacağı gibi, şehirlerin
kalitesini de artırmaya yönelik olmasıyla tarihi ve tabii güzelliklerin açığa
çıkarılıp korunması sağlayacaktır.
İstanbul’a
has olan paha biçilmez değerler sürdürülebilir ve kalıcı bir duruma
kavuşturulmayı bekliyor. Gökdelenleri her zaman inşa etme şansımız var, fakat
bir Sultanahmet camiini, bir Topkapı sarayını ve daha birçok paha biçilmez
tarihi eserlerimizi inşa etme şansımızın olmadığını unutmamak gerekiyor.
İlgili mahkemenin gökdelen inşaatlarına yönelik durdurma
kararı çok yerinde olmuş, gökdelenlere mahkûm olan İstanbul'un tarihi ve tabii
güzellikleri böylece gökdelen mahkûmiyetinden, işgalinden kurtulmuş olacak. Bu
aynı zamanda şehrin kendine has değerine kavuşmasına ve kıymetinin artmasına
vesile olacak, turizm değeri, çevre ve yaşam kalitesi daha da yükselmiş olacak.