ABD’nin Suriye’yi vurması uluslararası
hukuk tabutuna bir başka çivi çakmak olur, Rusya liderinin değerlendirmesine
göre.
Rusya bunu söylerken kendisi ya da
başkaları tarafından bu hukukun daha önceden defalarca ihlal edildiğini ima ediyor.
Eğer uluslararası hukuk dünya
halklarının hukuki sorumluluğunu sadece BM Güvenlik Konseyinin 5 daimi üyesine
teslim etmişse zaten bu hukuk çoktan tabutluk olmuş demektir...
ABD'nin Birleşmiş Milletler nezdindeki büyükelçisi ise Rusya’yı kararları
bloke etmesiyle Güvenlik Konseyini rehin aldığını söylüyor…
Artık gerçekler gün yüzüne çıkmaya
başladı, bu açıklamalar BM Güvenlik Konseyinin günümüz şartlarına cevap
verecek bir yapıdan uzak olduğunun itirafı oluyor aynı zamanda.
Çünkü yapılan işler zaten hukuk
değerleriyle bağdaşmıyor, bağdaşan tarafı ise sadece 5 daimi üyenin menfaatleri
doğrultusunda olması…
Çünkü Güvenlik Konseyinin beş
üyesinin oylaması bile adil değil. Böyle bir sistemin oturduğu zeminde açıkça menfaate
dayalı bir anlayış ve yapı var.
Birinin vetosu diğer dört üyenin oyunu
geçersiz kılıyor. Kaldı ki sadece 5 üye bütün dünyayı temsil etme yetkisine
hukuken sahip olmamalı.
Bu bir irade gaspı ve hukuk gaspıdır.
Bir değil birden fazla hukuksuzluk var
bu yapıda.
Dünyanın güvenliğini üstlenmiş bir
kurumun sadece bir devletin uhdesine bırakılması zaten hukuksuzluğun ta kendisidir.
Bu çarpık yapı artık kendileri
tarafından da dile getirilmeye başlandı. Hukuksuzluğun giderilmesi de bu
yapının değiştirilip daha adil ve demokratik bir yapıya ve güvenlik gibi üstlenilmiş
olan hayati bir görevi daha acil bir şekilde yerine getirecek bir yapıya
dönüştürmek gerekiyor.
G20 zirvesinde Suriye’ye yapılacak
askeri harekette katılımcılar arasında derin bölünmenin olduğu kanaati var.
Başta Rusya ve Çin olmak üzere bazı
ülkeler de karşı çıkıyor.
Ancak ABD kongreden gerekli desteği
aldıktan sonra bu hususta kararlı olduğu görünüyor.
Bu arada, Suriye ise ABD temsilciler meclisine
yazmış olduğu mektupta askeri hedeflerine yapılacak saldırı da “sorumsuz ve pervasız” olmamasını istemiş.
Suriye yönetimi üç yıla yakın bir
zamandır işlediği cinayetlerle yapmış olduğu sorumsuzluğun büyüklüğünü
birilerinin hatırlatması gerekiyor.
Fakat bu hususta uluslararası toplum gerekli
desteği oluşturacağa benzemiyor.
Sadece kimyasal silahla ölenleri
ölümden sayan bir zihniyet, bir anlayışa sahip olan uluslararası toplum açık
bir şekilde Suriye’de işlenen cinayetlere arka çıkmış oluyor.
Yüzbinin üzerinde masum insanın kendi
ülkesinde hayatını yitirmiş olmasına, milyonlarcasının evini, yurdunu terk etmek zorunda kalmasına rağmen, bu insanların ölümünü, mağduriyetini nazari dikkate almadığı gibi defalarca kullanılan kimyasal silahın varlığına bile şüphe ile
bakıyor.
Açıkçası kendi insanlarını öldüren bir
caniye sahip çıkılıyor, böyle bir dünya düzeninde uluslararası hukukun çalıştığına inanılır mı?
Temenni ederiz bu insanlık ayıbını,
suçunu işleyenlere ders verecek bir gün gelir elbet!