Geleneksel manada bölgeden bölgeye, üründen
ürüne değişiklik göstererek yazın son ayları ve
sonbahar ayları hasat mevsimi olarak bilinir. Bir yıl boyunca yapılan hazırlık
ve çalışmanın semeresi hasat mevsiminde alınır.
Ancak günümüzde artık her mevsim hasat
yapmak mümkün...
Her ne kadar büyüklük olarak normal
mevsimindeki kadar olmasa da, yılın her ayında ürün hasadı yapılıyor.
Gelişen üretim teknik, teknolojileri ve sera
kültürü sayesinde, ülkemiz kışı ılıman geçen bölgelerinde sera ürünü
almak mümkün.
Gerek, maliyet ve satış fiyatı ve gerekse sağlık ve lezzet açısından tabii şartlarda ve kendi mevsiminde yetişenler kadar istenilen özellikte olmasa da,
günümüz şartlarının gereği olarak seracılık artık bir üretim tekniği olarak bütün dünyada benimsenmiş.
Ülkemizde sahip olduğu iklim özellikleri sayesinde bu hususta
yüksek potansiyele sahip; bu potansiyel değerlendirildiğinde mevcut üretim daha yukarı seviyelere çekilebilir.
Fakat kış ayları asıl bir başka temel ürünün hasat mevsimi. Bu da suyun
hasat mevsimi...
Bu hasat yapılamazsa ne diğer ürünlerin hasadı yapılabilir, nede
yenilenebilir enerji kaynağı olan hidroelektrik barajlarının ihtiyacı
olan yeterli su elde edilebilir.
Bu bakımdan bu mevsim suyun hasadını en iyi
şekilde, mümkün olan en az fire ve zayiatla
yapmayı gerektiriyor.
Derelerin, nehir yataklarının, göller ve
çok amaçlı barajların ve su toplama havzalarının yeterince dolması ve yaz
aylarında ihtiyaç duyulduğunda kullanıma hazır bulunması yağmur ve kar sularının en iyi şekilde hasat edilmesini zorunlu kılıyor.
Bu nedenle bu hasat bir alt yapı hazırlığını gerektiriyor.
Şehirlerimizin durumu malum; şehirciliğin bir zorunluluğu olarak maalesef suyun hasadını azami
ölçüde yapmak mümkün olamıyor. Ama buralarda imkân dâhilinde gerekli tedbirler
alınarak kısmen de olsa yağmur hasadı yapılabilir.
Şehirlerimiz de mevcut açık alanların, yani
toprağın suyla buluştuğu yerlerin en iyi şekilde değerlendirilmesi yanında, kentsel değişim sürecini yaşayan ülkemizde şehirlerimiz için bir başka çözüm de yağan yağmur suyunu toplam için bazı ülkelerde uygulanan,
çatılardan akan suları toplamak için projeler geliştirerek yağmur suyu hasadı yapılabilir.
Bu öncelikle projelendirmenin yağmur sularını toplama tanklarına
yönlendirecek şekilde yapılmasını gerektiriyor. İlk anda uygulamaya alınmasa da ihtiyaç
duyulduğunda sistem kurularak ve devreye alınarak
elde edilen sular çeşitli işlemlerden geçirilerek evsel kullanımda ve
sulama suyu olarak kullanılabilir.
Yağmur hasadı için en hayatî alanlar şehir yerleşim alanlarının dışında kalan yerler. Bu alanların su hasadı
için daha iyi yönetilebilir ve kontrol edilebilir olması yağan yağmur ve kar sularının en verimli şekilde hasat edilmesine imkân tanımasını sağlayacaktır.
Yağmur ve kar sularını mümkün olan en iyi şekilde yönetmek suyun istenilen yerlerde
toplanmasını sağlayacağı gibi, aynı zamanda taşkın ve sellerin vereceği zararın bu oranda azalmasını sağlayacaktır.
Dileğimiz yağmur hasat mevsiminin bereketli geçmesi ve bunun diğer temel ürünlere yansıması…