27 Temmuz 2019 Cumartesi

Gündem 2030




2000 yılında ‘Bin Yıl Gelişme Hedefleri’ başlığı ile başlatılan ve 2015 yılından kapsamı daha da genişletilerek 17 maddeye çıkartılan ‘Gündem 2030’ sağlıklı bir gezegende bütün insanlar için verimli, enerjik ve huzurlu yaşayacakları sürdürülebilir bir dünyada paylaşılan refah için bir planı ihtiva ediyor.
Birleşmiş Milletlerin uhdesinde yürütülen gündem hedeflerinin gerçekleşmesi için belirlenen tarih 2030 yılı ve bunun için yaklaşık on yıl var.
Gündem 2030’un 2019 raporunda sorulan soru ise bu hedeflerin hayat bulması yönünde başlatılan çalışmalar doğru tesis edilmiş mi?
2019 yılı raporuna göre bazı kritik alanlarda gelişmenin olduğu görülüyor.
Buna göre aşırı yoksulluk önemli ölçüde azalma eğiliminde bulunuyor.
5 yaşın altında ölüm oranı 2000 ve 2017 yılları arasında yüzde 49 düşmüş, aşılama milyonlarca hayatı kurtarmış ve dünya nüfusunun büyük çoğunluğu elektriğe erişiyor. Ülkeler gezegeni korumak için somut adımlar atıyor.
Deniz korunaklı alanlar 2010 yılından beri ikiye katlanmış. Ülkeler yasa dışı balık avlanma konusunda birlikte çalışıyor.
186 ülke Paris Anlaşmasını onaylamış ve hemen hemen hepsi kararlı katkılarını bildirmiş.
Yaklaşık 150 ülke hızlı şehirleşme zorluklarına cevap verecek durumunda; kendi ulusal politikasını geliştirmiş.
Sürdürülebilir üretim ve tüketim için 71 ülke ve Avrupa Birliği 300’den fazla politika ve enstrümana sahip.
Diğer aktörlerin geniş bir yelpazesi – uluslararası organizasyonlar,  iş çevresi, lokal otoriteler, ilmi topluluk ve sivil toplum – gelecek on yıl için büyük ümit üretecek bir yaklaşımla Gündem 2030’a dahil olmuş.
Birleşmiş Milletler kendi adına bu entegre ve dönüştürücü gündeme cevap verecek hükumetlerin ihtiyaçlarını karşılamak için daha iyi donatılarak Birleşmiş Milletler gelişme sistemine yeniden pozisyon oluşturmak için sıkı bir çalışma yapıyor.
Bu gelişmeye rağmen raporun çoğu alanlarda acil kolektif dikkate ihtiyaç duyduğu belirtiliyor.
2019 raporuna göre tabii çevre alarm veren bir şekilde bozuluyor: deniz seviyeleri yükseliyor, okyanus asitleşmesi hızlanıyor, geçtiğimiz dört yılın en sıcak yıllar olduğu belirtiliyor, bir milyon bitki ve hayvan türleri yok olma riskinde bulunuyor, arazi azalması kontrolsüz devam ediyor.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres açıklamasında, “2030 yılına kadar köklü mahrumiyeti, şiddet ihtilaflarını bitirmek ve tabii felaketlere olan kırılganlıklara cevap verme çabasına rağmen, insanların sıkıntılarını sonlandırma ve herkes için fırsat oluşturmada çabalarımızda çok yavaş hareket ediyoruz, hedefimiz tehlikeye giren aşırı yoksulluğu bitirmek.”
Küresel açlık yükselme trendinde ve dünya nüfusunun yarısı temel sağlık hizmetlerinden yoksun bulunuyor. 
Dünya çocuklarının yarısından fazlası okuma ve matematikte standartları karşılamıyor.
2030 hedeflerini gerçekleştirmek için çok daha derin, daha hızlı ve daha azimli tepkinin ortaya çıkarılmasına ihtiyaç duyuluyor sosyal ve ekonomik dönüşümü başarmak için.
"İlerlemelerden neyin işlediğini biliyoruz."
Bu nedenle rapor finanse etme, direnç, sürdürülebilir ve kapsayıcı ekonomiler, daha etkin kurumlar, yerel aksiyon, daha iyi veri kullanımı ve bilimin yönetilmesi, dijital dönüşüme daha fazla odaklanmayla teknoloji ve yenilik gibi 17 maddeli hedeflerin gelişmesini yürütecek alanlara vurgu yapıyor.
Raporda, bu yılın eylül ayında New York’ta yapılacak Gündem’30 ve İklim Eylem Zirvesi ve diğer hayati toplantılar liderlerin katılımıyla insanlar ve gezegen için önümüzdeki on yıllık bir teslimatın başlama vuruşu olacağı belirtiliyor. Zirvede açlık, yoksulluk, göç ve diğer insani sıkıntılara yol açan doğru sebepler ve bunların halli ele alınmadıkça belirlenen hedefleri başarmak mümkün görünmüyor!