Amerika’nın politikası bölge insanlarını birbirine kırdırmak
üzerine kurgulanmış.
Bugünün meselesi olmayıp bir asırlık, hatta iki asırlık bir kirli
senaryo.
Amerika’nın bölgemiz üzerindeki politikası Müslümanı
Müslümana kırdırmak, bu şekilde ‘taş atıp kolunu yormadan’ alçak hedefine
ulaşmak.
Bu hain senaryo uygulamasında emperyalistler için en
kolay yol kendilerine çok sayıda piyon bulabilmelerinden ileri geliyor.
‘Zeytin Dalı Harekâtında’ bugüne kadar 2000’e yakın
teröristin telef olmasına rağmen ve daha öncede ülkemizde 34 seneden beri devam
eden PKK teröründe binlercesi telef edilmesine rağmen bu piyonlar bundan zerre
kadar ders alamıyorlar.
Öylesine beyinleri yıkanmış, öylesine şartlanmışlar, öylesine piyon olmaya meyil etmişler ki bu
derece telef olmalarına rağmen bu insanlık dışı yanlışlıklarından
vazgeçemiyorlar.
Böylesine zengin bir piyon ekosistemini gören emperyalist
güçler de bu işin arkasını bırakmayıp bölgeyi alabildiğince karıştırıp
istikrarsızlaştırmaya var güçleriyle devam ediyorlar.
Her geçen gün bölgemizi istikrarsızlaştırma ve
kafalarındaki hain planlarını gerçekleştirme hedefiyle yanıp tutuşan bu zalim
ve sömürü dünyası nasıl mağlup edilir?
Çözüm nasıl olur?
Ülkemizde yıllardır devam eden PKK terör örgütünü
desteklememeleri için bu güçlerle yapılan bunca görüşme, diplomatik konuşma ve tartışmalara
rağmen maalesef bir sonuca varılamadı.
Diplomasinin bittiği yerde ise yapılacak tek çare ve
seçenek silahlı mücadele oluyor.
Bunun da ötesinde bölgede giderek bozulan huzur, güven, istikrar ve yüzbinlerce can kaybının durdurulması ise yine bölge ülkelerindeki İslam ülkeleri başta olmak
üzere bütün İslam ülkelerinin destek ve birliğine bağlı.
Bu ülkelerin bu tehlikenin farkına varmalarına bağlı!
Bu hem kolay ve hem de zor görünebilir.
Önemli olan bu durumda emperyalist güçlerin bölgedeki İslam
ülkeleri üzerindeki hain planlarının tehlikesi hususunda söz konusu İslam ülkelerini duyarlı hale getirmek.
Bu hain hedefin sadece birkaç ülkeyi kapsamadığı, bu müşrik
senaryosunun kapsamına hepsinin dahil olduğu, ancak bu planın aşama aşama uygulanmasıyla
açığa çıkacağının bilinmesi gerekiyor.
Böyle sağlam bir birliğin kurulması ve kalıcı istikrara ulaşmasının
en somut ve güçlü misali Avrupa Birliğidir.
Avrupa Birliği nasıl kuruldu?
Savaşlardan bıkan Avrupa ülkeleri bugünkü birliğin ilk adımlarını o yıllarda attı.
Bu ülkelerin birkaç akil adam dediğimiz önde gelen
temsilcileri bu hareketi başlattı.
Ve bu işte başarılı da oldular.
Ülkelerine bu vesileyle huzur, güven ve kalkınma geldi...
Böyle bir hareketi başlatmakta bazı sıkıntılar baş
gösterebilir.
Bazı bağnaz ülkeler ve emperyalist hegemonyasında
bulunanlar buna karşı çıkabilir.
Ancak bu durum onların iç işlerini, kurumsal yapılarını etkilemeyeceği, böyle bir
birliğin kurulması ve işlemesi olumlu sonuçlarının alınmasına engel teşkil etmeyebilir.
Uluslararası toplumun böyle bir birliğin varlığını
hissetmesi hain planlarını geri çekmesi için, geri adım atmaları için vesile
olabilir...
Münafıklarda kirli senaryo bitmez, çünkü fıtratları bunu
gerektirir!