Hindistan dünyanın ikinci büyük nüfusuna
sahip.
Nisan ve mayıs aylarının sıcaklığı bizim ülkemizde temmuz ve ağustos aylarındaki sıcaklık derecelerinin birkaç derece üstünde seyrediyor.
Çoğunluğunu Hindulardan oluşan nüfusun
yanında Müslümanlar da hatırı sayılır bir orana sahip.
Çok az miktarda Hristiyan ve Yahudiler de
ülkede bulunuyor.
Hindistan'ın gelecekte dünyanın bir numaralı ekonomik
büyüklüğüne ulaşacağı tahmin ediliyor.
Ülkede fakir nüfusun payı yüksek.
Her ne kadar Türkiye’de şaşaalı düğünler
yapan zenginler olsa da fakir kesimin ağırlığı dikkat çekiyor…
Hindistan'da Nisan ve Mayıs aylarında genel
seçimler var.
İki parti yarışıyor; biri iktidarda olan Narendra Modi’nin partisi, diğeri ise Rahul Gandi’nin partisi olan Congress.
Müslüman kesim Modi’nin uygulamalarından
memnun değil.
Müslümanların da partisi var fakat kazanma
şansının olmadığı söyleniyor.
Müslümanlar Gandi’nin partisi olan
Congress’in kendilerine bakışının daha iyi olduğu kanaatindeler…
Hindularda garip bir inanç var, bu da ineklere bu
ülkede ayrıcalık tanınması.
Bu hayvanlar ana caddelerde, sokaklarda başıboş dolaşıyorlar.
Belediye hizmetlerinin yetersiz olduğu
ülkede, ineklere tanınan bu özgürlük ve ayrıcalık nedeniyle sokak ve caddelerde
istenen ve olması gereken temizliği görmek mümkün değil.
Kendilerine atfedilen kutsallıktan haberdar
olmayan bu hayvanlar, hemcinslerinin sahip olduğu mera ve otlakların temiz ve
besleyici avantajına sahip değiller.
Bu yanlış inanış hem bu hayvanları ve hem de
çevre temizliğini olumsuz etkiliyor.
Mesele bir bakıma insan ve hayvan hakları konusunu gündeme getiriyor.
Gerek Dünya Sağlık Teşkilatı ve gerekse
hayvan hakları savunucularının bu konuyla ilgilenmesi gerekir diye düşünüyor
insan…
Ülkede toplu taşıma araçları olan otobüsler
bir hayli eski.
Bu hususta gelişmiş teknolojilerle üretim
yapan ülkemiz burada gerek Pazar ve gerekse üretim tesisi kurmak için görüşme
ve inceleme de bulunmuşlar mı?
Ülke büyük bir Pazar potansiyeline sahip.
Ulaşımda metro hattı da var.
Ancak bunların yanında toplu taşıma
hizmetinde görev alan üç tekerlekli dört beş yolcu kapasitesine sahip çok
sayıda araç bulunuyor.
Dolayısıyla şehir trafiği oldukça yoğun.
Trafikte İngiliz sistemi hakim bütün araçlar
sağdan direksiyonlu, trafik seyri de bizim ülkemizdeki gibi sağdan değil sol
taraftan yapılıyor...
İngilizler işgal hareketine ülkeye ticaret bahanesiyle girmişler.
Fitne çıkarmada maharet sahibi olan
İngilizler ülke yönetiminde söz sahibi olan liderlerin bir kısımını kendi
saflarına çekerek kendilerine karşı olanlarla mücadele etmiş ve hakimiyeti
ellerine almışlar.
İngilizlerin işgali altında olan ülke
istiklaline 15 Ağustos 1947 yılında kavuşmuş.